Derin bir sessizlik ve uyku hali... 

Sabahın ilk ışıklarında yavaşça açılan ve yakındaki ilk saati bulmaya çalışan bir çift çapaklı göz...

Yatakta yavaşça doğrulan fakat önündeki birkaç dakikayı bu şekilde hareketsiz geçirmeye kararlı bir beden...

Sıcacık yatağından binbir zorlukla ayrılıp dışarıda bekleyen her ne varsa onun peşinden koşmaya başlayan biz insanlar... 

Peki bize bunu yaptıran güç nedir?

 

Daha neden ve nasıl uyandığımı bile idrak edememişken okula gitmek için yola çıktığımda saat çok erkendi. Ankara'nın naif ama bir o kadar da hareketli sabahında  bindiğim dolmuşun hafif buğulu camında dışarıyı seyrederken cadde kenarında bir tatlı dükkanı dikkatimi çekti. Daha doğrusu dükkanın içindeki bir silüet. Dükkanın sahibi veya çalışanı olduğunu tahmin ettiğim orta yaşlı bir erkekti silüetin sahibi. Hevesli hevesli dükkanın tamamen camla kaplı girişini siliyordu. Dolmuşun hızlı gidişinden dolayı 15-20 sn izleme fırsatını bulduğum bu manzarayı seyrederken bir anda bu kadar erken saatte adamı yatağından kaldırıp da bu kadar hevesli hevesli çalışmaya iten şeyin ne olduğunu düşündüm. 

 

eF

 

 

giz